Son
günlerde ardı ardına ÖDP eleştirileri yayınlanıyor. Neredeyse patlama yaşanıyor
dersek, yalan olmaz. Özellikle HDP ve bileşenlerinden. Bayram değil, seyran
değil nedir bu işin sebebi diye insan merak etmiyor değil? ÖDP’yi
eleştiri kervanına, uzun dönem ÖDP içinde siyaset yapan ve Ufuk URAS ekibiyle
birlikte partiden ayrılan Gökhan KAYA’da katıldı. Gökhan KAYA ÖDP’den
ayrıldığından beri, ÖDP düşmanlığında en önde bayrak sallıyor.
Gökhan
KAYA, Yeni Özgür Politika Gazetesi’nde Selahattin ERDEM imzasıyla yayınlanan
makale üzerinden, ÖDP’yi ulusalcılıkla, Kürt kimliğine düşman olmakla ve CHP
kuyrukçuluğuyla itham ediyor. CHP ve ulusalcılılarla işbirliğinin, Gezi'de de
sürdüğünü söylüyor. Yine Yeni Özgür Politika Gazetesi’ndeki makalede olduğu
gibi, ÖDP’yi HDP’ye katılmadığı için suçlu ilan ediyor.
Neresinden
tutsan orasından elinde kalan bir yazı. Öncelikle,
şu CHP meselesine değinmek lazım. ÖDP kurulduğu günden bu yana açık ya da gizli,
asla CHP’yi desteklememiştir. Kitlesine bu konuda telkinde bulunmamıştır. Ancak
zamanında BDP’nin öncülü diyeceğimiz HEP, SHP ile genel seçimlerde ittifak
yapmıştır. 30 Mart seçimleri öncesi HDP heyeti gidip, CHP ile ittifak
görüşmelerinde bulunmuş, BDP Milletvekili Hasip KAPLAN Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde, CHP ile ittifak yapabileceklerini ifade etmiştir. Tüm bunlar
ortadayken, CHP kuyrukçusu olan ve CHP’nin taşeronluğunu yapan ÖDP mi oluyor?
Gelelim yerel seçimlerde CHP ile yapılan ittifaklara, CHP ile Avanos, Tonya, Fındıklı
gibi yerlerde ittifaklar yapılmıştır. Bu ittifakların nasıl yapıldığı,
adayların nasıl belirlendiği kamuoyuna deklere edilmiştir. Bu ittifaklar o bölgelerde gerçekleşen
direnişler ve bu mücadele pratikleri içerisinde oluşmuştur. Koltuk pazarlıkları
üzerinden değil.
Gökhan
KAYA ÖDP’yi, Gezi'de CHP ve Ulusalcılarla işbirliği yapmakla itham ediyor. Genel Başkanından üyesine, Gezi Direnişi’nin
içinde yer alan ÖDP’ye böyle bir suçlamada bulunmak, en hafif tabiriyle
insafsızlıktır, iftiradır. Gezi Direnişi’nde “darbeci” arayanları, tüm Türkiye
alenen görmüştür.
Kaya
ÖDP’yi HDP’ye katılmadığı için, yine suçlu ilan ediyor. ÖDP, HDP tartışmaları
başladığından beri tavrını net olarak ortaya koymuş, HDP’ye neden katılmayacağını
işin muhataplarıyla paylaşmıştır. Acaba ÖDP kendi kuruluş sürecinin kötü bir
kopyası olan, HDP’ye neden katılmak zorunda? Referandum sürecinde AKP’ye koltuk
değneği olanlarla ideolojik bir hesaplaşma yapılmadan, nasıl aynı yol
yürünebilir.
Gökhan
KAYA yine Cumhurbaşkanlığı meselesi üzerinden, ÖDP’ye vurmaya çalışıyor.
ÖDP’nin Birleşik Muhalefet çalışmasının, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi,
CHP’nin sol içindeki taşeronluğunu yaptığı, bir hegemonya çalışması olduğunu
iddia ediyor. ÖDP’ye dönük başlayan bu saldırıların arkasında, Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinin olduğu kanısındayım. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde de
referandum dönemine benzer, ya bir “yetmez ama evet” ve boykot tavrı ya da AKP
ile açık bir ittifak gerçekleşebilir. Bunun karşısında gelişecek muhalefetin
ana gövdesini, referandum sürecinde olduğu ÖDP’nin oluşturacağını biliyorlar.
Böyle bir muhalefete ve gelişecek tepkilere karşı şimdiden, ÖDP’yi hedef almaya
çalışıyorlar. Cumhurbaşkanlığı sürecinde örtülü de olsa, AKP’ye verilecek bir
destek, HDP’yi darmadağın edecektir. Zaten seçim sonrası, HDP içinde başlayan
tartışmalar, BDP’nin HDP’ye katılması, HDP’nin bıçak sırtı bir hatta gittiğini
göstermektedir.
Gökhan
KAYA’nın bir başka iftirası da Alper TAŞ’ın, CHP’den milletvekilliği beklediği
saçmalığı. Kusura bakmasın ama Alper TAŞ veya herhangi bir başka ÖDP’linin
vekillik ve başka makam sevdaları olsaydı, sizle birlikte ÖDP’den ayrılırdı.
ÖDP içindeki ideolojik mücadeleyi kaybedip, partiyi terk ettiniz; şimdi
ulusalcılık masallarıyla insanları kandırabileceğinizi zannediyorsunuz.
Ulusalcılık yapmaktan vazgeçin ÖDP'li kardeşlerim. Gelin; Laz'ından Arab'ına, Türk'ünden Kürd'üne, Rum'undan Ermeni'sine, Yahudi'sinden Alevi'sine, Sünni'sinden Süryanisine Tüm kimliklere ve inançlara eşit mesafede durarak Eşcinsel, kadın, emekçi, çevreci, çocuk, genç, engelli ezilen tüm kesimlerle birlikte HDP'de mücadele verelim.
YanıtlaSilKimlik siyasetinden korkmanın bir geçerliliği yok. Korkunun ecele faydası da yok. Eninde sonunda ezilen kimlikler haklarını söke söke alacak. Dil, kimlik ve inanç yasaklarını da HDP olarak yerle bir edeceğiz. Biz kimlik ve emek mücadelesini eşzamanlı yürütürüz. Çünkü emekçilik de bir kimliktir. Sosyalizm tüm kimliklerin toplumda eşit ve özgür yaşaması ve yaşatılması sanatıdır. Sosyalist yürüyüşümüzde size de ihtiyacımız var değerli arkadaşlarımız. Tartışma sertleşmiş olabilir ama biz sosyalistler olarak asla birbirimizi kırmayız, her zaman dayanışma içinde olacağız. Bu itibarla sizden de açık destek bekliyoruz.
YanıtlaSilkendiyle çelişen biri. ya sen bizi ulusalcılıkla yaftala. yukarıdaki yazıya rağmen okudun mu bilmiyorum. hem de üstüne kalk gel bize katıl de. ödp öncelik olarak mahirin öğrettiği gibi emek mücadelesini sürdürecek. ama bu demek değil ki kimlikleri yok sayacak, ekolojik olmayacak vs vs. ama şunu asla yapmayacak -size de tavsiyem- emek mücadelesinin önüne başka bir mücadele koymayacak.
SilHDP ezilen hiçbir kesimin mücadelesinin önüne başka bir mücadele koymaz. Zira acıları birbiriyle yarıştırmak saygısızlıktır. Ezilenler birbirlerinin mücadelelerini engellememelidir. Burdan hareketle HDP ezilen tüm kesimlerin mücadelelerini eşzamanlı yürütür.
Sil